Oyun oynamanın çocuklar üzerinde olumlu etkileri tartışılamaz.
Çocuklarla oyun oynamak, onların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerini destekleyen çok önemli bir aktivitedir. Çocuklar oyun oynarken ebeveynleriyle derin ve güçlü bir bağ kurarlar.
Oyun oynamak, ebeveynler ve çocuklar arasında güçlü ve güvenli bağ kurmanın en doğal ve etkili yollarından biridir. Oyun, çocuklar için duygularını ve düşüncelerini ifade etmenin doğal bir yoludur ve ebeveynlerle bu deneyimi paylaşmak, güven, sevgi ve aidiyet duygularını pekiştirir.
Ebeveynler oyun oynarken çocuğa eşlik ettiğinde, ona güvenli bir alan sunduklarını gösterirler. Oyun esnasında sabırlı, anlayışlı ve saygılı bir tutum sergileyerek, olumlu davranışları modellerler. Çocuklar ebeveynlerini gözlemleyerek öğrenirler.
Onlar için söylediklerimizden daha çok yaptıklarımız kalıcı olur.
Birlikte kaliteli zaman geçirmek, aile içi bağı güçlendirir. Bu, çocuklara sevildiklerini ve değer verildiklerini hissettirir.
Çocuklarla oyun oynamak, onların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerini destekleyen çok önemli bir aktivitedir.
Oyun oynamanın çocuk gelişimine olan temel etkilerinden bazıları:
- Zihinsel Gelişim:
Oyunlar, çocukların problem çözme yeteneklerini geliştirir. Yap-boz gibi strateji gerektiren oyunlar, çocukların eleştirel düşünme ve karar verme becerilerini güçlendirir. Aynı zamanda hayal gücünü kullanarak oyun kurmak, onların düşünme becerilerini de geliştirir.
- Dil Gelişimi:
Oyun oynarken çocuklar farklı kelimeler ve cümle yapıları öğrenirler. Özellikle sosyal oyunlar sırasında başka çocuklarla iletişim kurarak dil becerilerini geliştirir ve kelime dağarcıklarını genişletirler.
- Fiziksel Gelişim:
Hareketli oyunlar, çocukların motor becerilerini ve koordinasyonlarını geliştirir. Zıplamak, koşmak, top oynamak gibi aktiviteler kaslarını ve kemiklerini güçlendirir.
- Duygusal Gelişim:
Oyunlar, çocukların duygusal zekalarını geliştirmelerine yardımcı olur. Oyun sırasında karşılaştıkları durumlarla başa çıkmayı öğrenirler, empati kurar ve duygularını ifade ederler. Aynı zamanda oyunlar, stres ve kaygıyı azaltarak duygusal dengeyi sağlamalarına katkıda bulunur.
- Sosyal Gelişim:
Grup oyunları, çocuklara iş birliği yapmayı, sıra beklemeyi, paylaşmayı ve başkalarına saygı göstermeyi öğretir.
Oyun oynarken kurallar koymayı ve bu kurallara uymayı öğrenirler, bu da toplumsal normlara uyum sağlama yetilerini artırır.
Sonuç olarak, çocuklarla oyun oynamak onların çok yönlü gelişimini destekleyen eğlenceli ve etkili bir araçtır.
Randevunu planla!
Danışmanlık hizmetlerimizden yararlanmak için randevu talebini buradan kolaylık yapabilirsin! En kısa sürede tarafınıza geri dönüş yapılacaktır.
Diğer Yazılarımada Göz Atın!
Merak Ettiklerinizi Sorabilir, Yazım Hakkında Görüşlerinizi Bildirebilirsiniz!
Danışanın seanslardan verim alabilmesi için gönüllülük esastır. Gönüllü olmayan zorla getirilen kişilerde fayda sağlaması mümkün değildir.
18 yaş üzeri bireylerin seans randevularını kendileri oluşturması esastır. 18 yaş altında olanların ebeveynleri seans oluşturabilirler.
Kişi kendi mizacını ve iletişimde olduğu kişilerin (annesinin, babasının, eşinin, çocuğunun, çalışma arkadaşlarının) mizacını keşfettiğinde hayatına yön veren davranışları duygusal tepkileri daha rahat anlamlandırır.
Yıllardır süre gelen davranışların nedenini çözebilir, kaygılarının korkularının üstesinden gelme yetisini geliştirir.
Kişinin kendini tanıma sürecinde bilinen etkili yöntemlerden biridir.
Kişinin mizaç analizi yapıldığında güçlü yönleri, geliştirilmesi gereken alanları stres ve sakinlik halindeki özellikleri belirlenir.
Nefes terapisinde uygulanan egzersizler için bir yaş sınırlaması yoktur.
Her yaş için uygulanabilir.
Belirli bir hastalığı olanların doktoruna danışarak uygulaması tavsiye edilir.
Seanslar yüz yüze gerçekleştirildiği gibi online olarakta gerçekleştirilebilir.
Yüz yüze ve online danışmanlık birebir aynıdır.
Online danışmanlık bir çok psikolojik sorun için yüz yüze yapılan danışmanlıkla aynı derecede etkilidir.
Seanslar tamamen gizlilik içinde gerçekleştirilir.
Yaşamı tehdit eden (istismar, madde bağımlılığı, taciz vb. gibi) adli bir vaka olmadığı sürece seans içinde konuşulanlar kimseyle paylaşılmaz.
Ancak yaşamı tehdit eden bir durum olduğunda güvenliğinizi sağlayacak kurumlarla paylaşmak durumunda kalınabilir.
Seanslar ortalama 50-60 dakika arasında sürmektedir.
Genellikle başlarda haftada bir görüşme sağlanır.
Danışanın hayatı olumlu yönde ilerledikçe seansların araları giderek açılır.
2 haftada sonra ayda bir şeklinde görüşmeye devam edilir.
Danışan ve danışmanın ortak görüşü ile yeterli iyileşme sağlandığına karar verildiğinde bitirilebilir.
Terapi süreci kişinin kendi yaşamını kendisinin ele aldığı bir süreçtir. Bu süreç bir çok etkeni bir arada bulundurur.
Ailenin yaklaşımı, çevre tutumu, stres faktörleri, tıbbi geçmişi süreci şekillendirir.
Bu da seansların sürelerine etki eder. Kaç seans süreceği kişinin kendini iyi hissetme oranı ile belirlenebilir.