Evlilikte rakip değil, bir ekip olabilmek için öncelikle sağlıklı bir iletişim ve güçlü bir güven temeli oluşturmak gerekiyor. İşte bu hedefe ulaşmanın bazı yolları:
1. Açık ve Dürüst İletişim
Eşler birbirlerine duygularını, beklentilerini ve ihtiyaçlarını açıkça ifade etmelidir. Sorunları konuşarak çözmek ve anlaşmazlıkları büyütmeden ele almak ekip ruhu oluşturur. Diyelim ki, iş yoğunluğundan dolayı eşinizle yeterince zaman geçiremediğinizi düşünüyorsunuz. Bu durumu içinize atmak yerine, onunla bu konuda konuşmak önemlidir. Mesela şöyle diyebilirsiniz: “Son zamanlarda birbirimize fazla vakit ayıramadığımızı hissediyorum. Birlikte vakit geçirmek için bir plan yapabilir miyiz?” Burada suçlayıcı bir dil kullanmaktan kaçınarak, durumu sakin bir şekilde ifade ediyorsunuz. Bu tarz konuşmalar, eşlerin birbirlerini anlamalarını kolaylaştırır ve çözüm üretmeyi mümkün kılar. Böylelikle, her iki taraf da ilişkide aynı takımın oyuncuları olduğunu hisseder.
2. Empati Kurma
Eşinizin bakış açısından olayları anlamaya çalışmak, onun duygularına ve düşüncelerine değer vermek çok önemlidir. Empati, birbirinizi anlamanızı kolaylaştırır ve aynı amaç uğruna çalışmanızı sağlar. Eşiniz iş yerinde bir terfi alamadığı için hayal kırıklığı yaşıyor ve bu, evde de moralini etkiliyor. Ona “Sakin ol, bu kadar büyütmeye değmez” gibi tepkiler vermek yerine, empati kurarak duygularını anlamaya çalışmak, aranızdaki bağı güçlendirir. Ona “Gerçekten zor bir süreçten geçiyorsun, nasıl hissettiğini anlayabiliyorum. Yanındayım, bu durumu birlikte atlatacağız” demek, ona destek olduğunuzu ve aynı hedef için çalıştığınızı gösterir.
3. Birbirini Destekleme
İlişkinin her iki tarafı da birbirinin başarısını, hedeflerini ve kişisel gelişimini desteklemelidir. Birbirinizin yanında olmak, zor zamanlarda güçlenmenizi sağlar ve karşılıklı bir güven ortamı oluşturur. Eşiniz yeni bir iş kurmak istiyor, ama bu işin başarılı olup olmayacağı konusunda kaygıları var. Ekip olmanın anahtarı, bu gibi anlarda onun yanında durmak ve destek olmaktır. Eşinize şöyle diyebilirsiniz: “Bu konuda kendine güven. Ben sana inanıyorum ve ne olursa olsun senin yanında olacağım.” Bu destek, hem bireysel gelişiminde ona moral sağlar hem de ilişkide bir takım ruhu oluşturur.
4. Ortak Hedefler Belirleme
İlişkinizin geleceği için ortak hedefler koymak, bir ekip olarak çalışmayı güçlendirir. Bu, finansal planlar, çocuk yetiştirme, kişisel gelişim ya da ailenize dair kararlar olabilir.
Uzun vadeli finansal planlar yapmak, bir ekip olarak hareket etmenin önemli bir parçasıdır. Örneğin, bir ev almak istiyorsunuz. Bu süreçte birikim yapmak, borçları ödemek gibi konulara birlikte karar vermeniz, her iki tarafın da sorumluluk hissetmesini sağlar. Bu şekilde, “ev almak” gibi büyük bir hedefi başardığınızda, bu başarı yalnızca bireysel değil, ortak bir zafer olur. Ya da “Biz her ay şu kadar tasarruf yapalım, bu da uzun vade de ev için gerekli bütçeyi oluşturmamızı sağlar. Böylece birlikte bu hedefe ulaşırız,” şeklinde plan yapmak, ilişkinizi güçlendirir.
5. Sorunları Birlikte Çözme
Zorluklar karşısında birbirinizi suçlamak yerine, çözüm odaklı yaklaşmak ekibi güçlendirir. Problemler sizin değil, ikinizin karşısında duran birer zorluktur. Diyelim ki, çocuk yetiştirme konusunda bazı fikir ayrılıkları yaşıyorsunuz. Eşiniz, çocukların sorumluluklarını artırmak gerektiğini düşünüyor, siz ise bu konuda daha esneksiniz. Bu tür konularda birbirinizi suçlamak yerine, çözüm odaklı bir yaklaşım benimsemek gerekir. “Bu konuda ne düşündüğünü anlıyorum, senin bakış açına saygı duyuyorum. Ama benim kaygılarım da var. Ortak bir çözüm bulabilir miyiz?” diyerek sorunu birlikte ele almak, rekabet yerine iş birliği sağlar.
6. İş Bölümü ve Sorumluluk Paylaşımı
Evlilikte her iki tarafın da sorumlulukları dengeli bir şekilde paylaşması, eşitlik ve ekip ruhunu destekler. Her iki tarafın da üzerine düşeni yapması, yükün hafiflemesine ve uyumun artmasına yardımcı olur. Günlük ev işleri konusunda sorumluluk paylaşımı, evliliğin yükünü hafifletir. Örneğin, eşiniz yemek yaparken sizin çocuklarla ilgilenmeniz ya da ev temizliği gibi işlerin planlı bir şekilde paylaşılması, bir ekip olarak uyum içinde çalışmanıza yardımcı olur. “Yemekleri ben yaparım, sen de çocukları uyutursun, böylece işler daha hızlı biter ve birlikte dinlenebiliriz,” diyerek sorumlulukları paylaşmak hem adaleti sağlar hem de ilişkinin içinde güven inşa eder.
7. Takdir ve Minnettarlık Gösterme
Eşinizi desteklemek, onun emeklerini takdir etmek ve teşekkür etmek, sevgi ve bağlılık hissini pekiştirir. Bu, birtakım olarak birlikte hareket etmeyi sağlar. Takdir edilen eş, kendisini daha değerli hisseder ve bu da daha fazla iş birliği ve anlayışla karşılık vermesine yol açar. Evlilik bilincini güçlendirir. Eşiniz yoğun bir iş gününden sonra evde çocuklarla ilgilendi ya da sizin için ekstra bir şey yaptı. Bu emeği takdir etmek, ilişkinizin pozitif enerjisini artırır. “Bugün gerçekten çok yoruldun, ama yine de bana yardım ettin. Bunun için çok teşekkür ederim,” demek, ona verdiğiniz değeri gösterir ve bu minnettarlık ilişkiye pozitif bir katkı sağlar.
8. Esneklik ve Sabır
Hayatın getirdiği değişikliklere karşı esnek olmak ve zor durumlarla başa çıkarken sabırlı olmak hem bireylerin hem de ilişkinin güçlenmesini sağlar. Bu iki özellik, evlilikteki stres ve baskının üstesinden gelmenize yardımcı olarak, daha mutlu ve dengeli bir ilişki oluşturur. Bazen ilişkide her şey planlandığı gibi gitmez. Örneğin, tatil planları yaparken beklenmedik bir masraf çıkabilir ve bu planları değiştirmek zorunda kalabilirsiniz. Eşiniz bu duruma sinirlenmişse, sabırlı ve esnek olmak burada önemli hale gelir. “Planlarımız değişmek zorunda kaldı ama birlikte başka bir şey bulabiliriz. Zamanla bunu da telafi ederiz” demek, bir ekip gibi hareket etmeyi teşvik eder.
Sonuç olarak;
Evlilikte rakip değil, bir ekip olmak; empati, iletişim, güven, destek ve sorumluluk paylaşımı gibi temel unsurlarla mümkün olur. Günlük hayatın her alanında birbirinizi destekleyerek, karşılıklı anlayış ve iş birliği ile evliliğinizi daha sağlam bir temele oturtabilirsiniz. Takdir edilen eş, kendisini daha değerli hisseder ve bu da daha fazla iş birliği ve anlayışla karşılık vermesine yol açar. Evlilik bilincini güçlendirir. Birbirinize güven ve sevgi temelli bir şekilde yaklaşarak evlilikte ekip olmayı başarmak mümkündür.
Eğer bu konuda daha fazla bilgi ve destek almak, randevu oluşturmak isterseniz bize ulaşabilirsiniz.
ZEHRA YILMAZ EĞİTİM VE DANIŞMANLIK
Randevunu planla!
Danışmanlık hizmetlerimizden yararlanmak için randevu talebini buradan kolaylık yapabilirsin! En kısa sürede tarafınıza geri dönüş yapılacaktır.
Diğer Yazılarımada Göz Atın!
Merak Ettiklerinizi Sorabilir, Yazım Hakkında Görüşlerinizi Bildirebilirsiniz!
Danışanın seanslardan verim alabilmesi için gönüllülük esastır. Gönüllü olmayan zorla getirilen kişilerde fayda sağlaması mümkün değildir.
18 yaş üzeri bireylerin seans randevularını kendileri oluşturması esastır. 18 yaş altında olanların ebeveynleri seans oluşturabilirler.
Kişi kendi mizacını ve iletişimde olduğu kişilerin (annesinin, babasının, eşinin, çocuğunun, çalışma arkadaşlarının) mizacını keşfettiğinde hayatına yön veren davranışları duygusal tepkileri daha rahat anlamlandırır.
Yıllardır süre gelen davranışların nedenini çözebilir, kaygılarının korkularının üstesinden gelme yetisini geliştirir.
Kişinin kendini tanıma sürecinde bilinen etkili yöntemlerden biridir.
Kişinin mizaç analizi yapıldığında güçlü yönleri, geliştirilmesi gereken alanları stres ve sakinlik halindeki özellikleri belirlenir.
Nefes terapisinde uygulanan egzersizler için bir yaş sınırlaması yoktur.
Her yaş için uygulanabilir.
Belirli bir hastalığı olanların doktoruna danışarak uygulaması tavsiye edilir.
Seanslar yüz yüze gerçekleştirildiği gibi online olarakta gerçekleştirilebilir.
Yüz yüze ve online danışmanlık birebir aynıdır.
Online danışmanlık bir çok psikolojik sorun için yüz yüze yapılan danışmanlıkla aynı derecede etkilidir.
Seanslar tamamen gizlilik içinde gerçekleştirilir.
Yaşamı tehdit eden (istismar, madde bağımlılığı, taciz vb. gibi) adli bir vaka olmadığı sürece seans içinde konuşulanlar kimseyle paylaşılmaz.
Ancak yaşamı tehdit eden bir durum olduğunda güvenliğinizi sağlayacak kurumlarla paylaşmak durumunda kalınabilir.
Seanslar ortalama 50-60 dakika arasında sürmektedir.
Genellikle başlarda haftada bir görüşme sağlanır.
Danışanın hayatı olumlu yönde ilerledikçe seansların araları giderek açılır.
2 haftada sonra ayda bir şeklinde görüşmeye devam edilir.
Danışan ve danışmanın ortak görüşü ile yeterli iyileşme sağlandığına karar verildiğinde bitirilebilir.
Terapi süreci kişinin kendi yaşamını kendisinin ele aldığı bir süreçtir. Bu süreç bir çok etkeni bir arada bulundurur.
Ailenin yaklaşımı, çevre tutumu, stres faktörleri, tıbbi geçmişi süreci şekillendirir.
Bu da seansların sürelerine etki eder. Kaç seans süreceği kişinin kendini iyi hissetme oranı ile belirlenebilir.